Babil Kulesi

Babil Kulesi'nin hikayesi çeşitlidir, fakat hikayenin kaynağı genellikle birbirlerinden çok da farklı olmayan din ve mitolojidir. Bir görüşe göre Babil kelimesinin kökeni, Akadça Tanrı'nın kapısı anlamına gelen bab ilu ifadesidir. Eski Ahit'e ise hikaye şöyledir:

11:1 Başlangıçta dünyadaki bütün insanlar aynı dili konuşur, aynı sözleri kullanırlardı.

11:2 Doğuya göçerlerken Şinar bölgesinde bir ova bulup oraya yerleştiler.

11:3 Birbirlerine, "Gelin, tuğla yapıp iyice pişirelim" dediler. Taş yerine tuğla, harç yerine zift kullandılar.

11:4 Sonra, "Kendimize bir kent kuralım" dediler, "Göklere erişecek bir kule dikip ün salalım. Böylece yeryüzüne dağılmayız."

11:5 RAB insanların yaptığı kentle kuleyi görmek için aşağıya indi.

11:6 "Tek bir halk olup aynı dili konuşarak bunu yapmaya başladıklarına göre, düşündüklerini gerçekleştirecek, hiçbir engel tanımayacaklar" dedi,

11:7 "Gelin, aşağı inip dillerini karıştıralım ki, birbirlerini anlamasınlar."

11:8 Böylece RAB onları yeryüzüne dağıtarak kentin yapımını durdurdu.

11:9 Bu nedenle kente Babil adı verildi. Çünkü RAB bütün insanların dilini orada karıştırmış ve onları yeryüzünün dört bucağına dağıtmıştı.
  
(Kaynak: http://www.sacred-texts.com/bib/wb/trk/gen.htm )

Eski Ahit'te geçen bu hikayeye göre, bu kavme Babil ismini Tanrı kendisi veriyor. İbranice balal karıştımak anlamına gelen bir kelime. İşte buradan yola çıkarak Babil kelimesinin bu kelimeden türediğine inanılıyor.

Eski Ahit'te geçen yukarıdaki hikaye göre ademoğlu, göklere ulaşmayı ve belki de tanrılaşmayı planlamaktadır; bu da asıl Tanrı'ya karşı kibirlenme ve bir çeşit başkaldırıdır. Ceza olarak, farklı gruplara farklı diller verilir ve bu asi güruhun birbirini anlaması Tanrı tarafından önlenir.

Bu hikayeyi en iyi betimleyen, Hollandalı ressam Pieter Brugel'in Babil Kulesi adlı çalışmasıdır. Bu çalışma Rönesans'tan bugüne, farklı dillerin doğuşunun dinsel ve mitolojik bir sembolü haline gelmiştir.

Babil Kulesi - Pieter Brugel

Resmin ortasında devasa bir kule inşaatı devam etmektedir. Kulenin sol alt köşesinde kral çalışanları yönlendirmekte ve her yerde bir telaş göze çarpmaktadır; kulenin inşaatında, tek kelimeyle bir kaos yaşanmaktadır. Resimdeki en önemli nokta ise kule inşaatının sola doğru yatmakta olduğudur. Yani bu işin sonu başından bellidir aslında, ademoğlu kaybedecektir.